Dış etkenlerden dolayı maruz kalınan bazı mikropların, bağışıklık sistemine karışarak etkisini gösterebileceği durumlarda bu mikroplar nedeni ile enfeksiyon hastalıklarına maruz kalabiliriz. 

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Güçlü Kaleağası bu tür enfeksiyonların bazı durumlarda anne adayı ve anne bedeninde gelişmekte olan bebekte de bazı problemlere yol açabildiğini söyledi. Gebelikte karşılaşılabilen enfeksiyonlar şu şekilde sıralanabilir;

Gebelik döneminde üst solunum yolları ile alakalı enfeksiyonlara oldukça sık rastlanır. Bu tür enfeksiyonlar genelde müdahale gerektirmez. Bol sıvı tüketimi ve dinlenme ile atlatılabilir. Ateş düşürücü olarak parasetamol tarzı ilaçlar önerilir. Şayet öksürüğe eşlik eden koyu kıvamlı balgam var ise bakteriyel bir enfeksiyon sorunu olabilir ve bu nedenle antibiyotik tedavisine ihtiyaç duyulabilir.

 

Gebelik süreci mantar enfeksiyonları açısından oldukça tetikleyicidir. Gebelik döneminde en sık karşılaşılan mantar türü candida türü mantarlardır. Candida enfeksiyonu çoğu zaman belirti vermez ve tedaviye gerek duyulmaz. Ancak kızarıklık, süt kesiği gibi akıntılar görülüyor ve beraberinde kaşıntı da var ise tedaviye ihtiyaç duyulabilir. Candida mantarları cinsel yolla bulaşan bir enfeksiyon türü değildir. 

Bu nedenle tedavide eş tedavisine ihtiyaç duyulmaz. Gebelik döneminin son üç ayında daha sık karşılaşılır. Anne adaylarının yaklaşık olarak % 15'inde vajina bölgesinde normal olarak streptokok olarak adlandırılan bakteriler mevcut olur. 

Bu tür bakteriler genelde bir probleme yol açmaz. Fakat nadir durumlarda doğum anında bebeğe geçerek menenjit gibi ciddi enfeksiyon hastalıklarına yol açabilir. Bu sorunlar yaklaşık olarak 10.000'de 3 oranında ortaya çıkabilir. Zarların erken zamanda açılması bu sorunlara neden olabilir. Bu gibi sorunlar da zarların açılmasına rağmen 24 saat içinde doğum gerçekleşmemişse koruyucu antibiyotik tedavisi ile önlem alınabilir.

 

Cinsel yol ile bulaşan klamidya ve bel soğukluğu da doğum anında bebeğe geçebilir ve bebekte göz enfeksiyonuna neden olabilir. Bu tür enfeksiyonlar ülkemizde çok sık görülmektedir. Bu enfeksiyonların tanısı için kültür alınır ve gebelik döneminde güvenle tedavi edilebilir. 

Tedaviden sonra sonucun başarılı olup olmadığını öğrenmek için tekrar kültür alınarak sonuçtan emin olunur. Bu tür enfeksiyon tedavilerinde eş tedavisi de yapılmalıdır.

 

İdrar yolu ile alakalı enfeksiyonlar gebelik döneminde daha sık görülür. Gebelik döneminde üriner enfeksiyonlarının fazla görülmesinin nedeni boşaltım sisteminde meydana gelen yavaşlama ve bu duruma bağlı olarak oluşum gösteren staz (göllenme) dir. Göllenmenin en önemli bulgusu idrar yaparken yanma hissidir.

Sık idrara çıkma gebelik döneminde mesane kapasitesinin azalmasına bağlı olarak ortaya çıkabileceği için tek başına idrar yolu enfeksiyonu tanısı koyulamaz. 

Bu belirtinin haricinde kasık ağrısı ve yan ağrısı da görülebilir. Gebeliğin son evrelerinde tedavisi ihmal edilirse zarların erken açılmasına ve erken doğuma yol açabilir. Tanısı için idrar tahlili ve kültür gereklidir. Bol sıvı alarak ve antibiyotik tedavisi ile sorun giderilebilir.
 

Topsoplazma gondii adlı bir tür parazitin neden olduğu enfeksiyon çeşididir. çiğ et ile beslenen kedilerin dışkısından yumurtaları insana bulaşır. Gebelik döneminde düşüklere ve bebekte konjenital enfeksiyonlara neden olduğu için oldukça önemlidir. 

Bir kez toksoplazma geçirildiğinde vücudun bağışıklık mekanizması enfeksiyona neden olan faktörü tanır ve kişi yeniden enfeksiyona yakalanmaz. Kadınların yaklaşık olarak % 30' u gebelik döneminden evvel bu parazit ile karşılaşmıştır. Bu nedenden dolayı tekrar enfeksiyona yakalanmazlar. Gebelik döneminde bu parazit ile karşılaşan kadınların %35' inde enfeksiyonun bebeğe geçme ihtimali vardır. 

Parazit şayet gebeliğin son 3 ayında ortaya çıkmışsa anne karnındaki bebeğin etkilenme oranı % 70 kadardır. Parazit gebeliğin ilk 3 ayında ortaya çıkmışsa anne karnındaki bebeğe geçme olasılığı % 15'lere kadar iner.

 

Toksoplazma enfeksiyonu gebeliklerde düşüğe ve ölü doğumlara yol açabilir. Bu gibi sorunların haricinde bebekte işitme bozukluğu, körlük, gelişme problemleri ve beyin genişlemesi (hidrosefali), beyin kusurları, epilepsi (sara) gibi hastalıklara neden olabilir. Gebelikte eğer aktif toksoplazmozis tespit edilmiş ise gebeliğin 20. Haftasında kordosentez önerilmektedir.

Link: https://www.anneysen.com/makaleler/gebelik-ve-enfeksiyonlar_1552